Eş şeytan! Sen
bir MELeKsin; sen olmasan nice olurdu hâlim…
Tekâmül edemez, kendimi
tanıyamazdım!..
Sen görevini(!) yapmaktasın; çok sadıksın sen…
Senin sayende fark ettim azla
yetinilemeyeceğini; korunmanın önemini fark ettirdin..
Yaptığın “türlü oyunlarla” her an düşünmemin önünü açtın..
Senin sayende anladım her an uyanık
olmak ne imiş..
Ve sen vesile(!) oldun kendimdeki birçok özelliği
tanımama ve en önemlisi de senin dahi bana ait (BEN’den) bir özellik
olduğunu fark ettirdin bana…
Nasıl teşekkûr edeyim ki sana!. Çok
şeyler HATIRLATTIN sen bana Eş şeytan...
Bir bilseler senin asli görevini, düşman
değil; dost(!?) olduğunu..
Beşeriyet kaydından öte insanın kendini
tanımasına, tekâmül etmesine vesile olan "muhalif" (karşı durarak-ZITLAŞARAK(!) tekamülün
devamlılığını sağlayan kuvve) gör-üntü-sün-de bir yazılım-program-KUVVE olduğunu;
bir farketseler..
İşte o zaman anlarlardı senin
MÜSLÜMAN-teslim olduğunu!..
Vazgeçerlerdi o hâl-de(!) sana şeytan
demekten ve anlarlardı daha öncesinde, şeytaniyet
vasfıyla NEYİN-KİMİN işlevde olduğunu(!)
Sana minnettarım, beni sabitlenmekten-DURAĞANLIKTAN kurtardın(!)
Şimdi BİR-likte çalışmaya(!) geldi sıra;
başkalarına(!) da vesile olmaya!..
Sen bir MELeKsin! İlk görevini(!)
söylüyorum DİN-le bakalım..
Hazır mısın?
…….!!
DİN-le o HÂL-DE(!)
Meleklere: "Secde edin Âdem'e"
dediğimizde secde ettiler (yoktan varolmuştaki Esmâ'dan meydana gelmiş varlığa
- Esmâ mertebesine)... Ancak İblis, benliğinin yüceliğinden (enfüsünde
gördüğüyle âfaktaki hakikatten perdelenerek) inkâr etti. Hakikati inkâr
edenlerden (kâfir) oldu. (Bakara-34)
…….??
FeSubhânAllah…
EL Hamdûlillah…
Allahû ekber!..
Euzü B illahi min “Eş
Şeytan” ir racim
B ismillah ir Rahman ir Rahıym...
Mustafâ Alp
25.02.2012
İzmir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder